Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | yolu açmak | deobstruct f. |
Genel | yolu açmak | clear f. |
Genel | yolu açmak | fortify [obsolete] f. |
Idioms | ||
Deyim | yolu açmak | clear the way for f. |
Deyim | yolu açmak | give way to f. |
Deyim | yolu açmak | clear the lulla f. |
Deyim | yolu açmak | move out of the way f. |
Deyim | yolu açmak | blaze the trail f. |
Deyim | yolu açmak | blaze a trail f. |
Speaking | ||
Konuşma | yolu açmak | clear the way f. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | damar yolu açmak | establish vascular access f. |
Genel | iş birliği yolu açmak | lubricitate f. |
Genel | (yolu, bölgeyi) başkaları için açmak | pioneer f. |
Genel | (organ, doku veya hücrelerde) geçiş yolu açmak | supply f. |
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | (trenin kolayca geçebilmesi için) yolu açmak | set to f. |
Idioms | ||
Deyim | (bir şey için/bir şeyin olması için) yolu açmak | clear the way (for something/for something to happen) f. |
Technical | ||
Teknik | işbirliği yolu açmak | lubricate f. |
Construction | ||
İnşaat | gemilerin üstünde su yolu açmak için kullanılan bir çıkıntı | chine i. |
Medical | ||
Medikal | kan akışını sağlamak için damar yolu açmak | breathe a vein f. |